23 Nisan 2016 Cumartesi

Benide sev öyle ....

Ona yaptığın gibi ;
Al benide kucagına , kucagına al ama dokunma ....
Göğsüne yasla , tut beni , ama dokunma....
Yüzüstü yatır beni karnımı tut ama dokunma...
Sırt üstü yatır beni tut ama dokunma....
Aynı O na yaptığın gibi al kucagına, katla ikiye sok kalbine ama dokunma...
Öyle güzel seviyorsunki, öyle güzel tutuyorsun ama dokunmuyorsun...
Benide tut gidişlerimde tut , ucurumun kenarındayken tut , ateşe atlıyacakken tut ama dokunma....
Tut işte gitme de, yapma de , söyle bana bunları .... İhtiyacim var ...
Ateşe basmalarımda tut , katla sok kalbine , burdayım ve aradığın burda de ama dokunma ....
Dokulmaktan yoruldum bazen bedenimden çıkmak istiyorum...
Bir yanım o kadın bir yanım o kız ...
İkisini birleştiremiyorum birinin yaptığına diğeri üzülüyor diğerinin yaptığından o kadın zevk almıyor.
Kim bunlar ?
O siyah uzun saçlı kırmızı rujlu olan kadın haz alıyor ve cazalandırılması gereken o...
Kim o sormak istemiyorum ... Ben değilim .... Yada dibine kadar benim ...
Hangi kapıyı açıp gördüm onu hatırlamıyorum, ne vardı üstünde siyah ...
Muhteşem bir kadındı ...
Acı dolu  gece sen sevildiğim geceydi , muhteşem birşey , efsane , yeryüzünde yok böyle bir cennet .
Anlıyamıyorum onumu sevmişti bu küçük kız yerine ...
Bende sevilmek için kollarda dolandım ve  hep o siyah uzun saçlı kadının yerinimi aldım.
Yada almak zorunda kaldım çünkü kimse bu kızı görmediki ,sevmediki....
Sadece dokundular ... Ayrıştıramıyorum belki ikiside aynı aslında ...
Ama bi kere yaşamak istiyorum salt sevilmeyi dokunulmadan ....
Nolursun O na dokunduğun gibi sokun banada sev beni ...
Bi kere olsa yeticek zihnimde arasındaki fark oturacak hangisi ne anlayabilecegim.
Aramızdaki sessiz anlaşma çok derin .... Ama O nun sen olduğunu sanmıyorum ...
O kadarda güvenlimisin gercekten buna emin değilim şuanda kendim için.
Kim peki güvenli ve sadece sever bunun bende açıklaması yok.
Karşılığı yok ....
Beni kim en güvenli en çok sevdi bir kişi dedeciğim ... Sende bana bir kere bile sarılmadın.
Sarılsaydın tamamlanacaktı ruhum bedenim özüm ama bana hiç sarılmadın.
Eksiğim ben sensiz ruhumu bedenimle tamamlayamadım.
Bir kerecik ama bir kerecik en sevildiğim ve en güvendiğim tarafından dedeciğim sarılınmalıydım tüm masumiyetim ve güven ile.
Seni çok özlüyorum senin ilgini, sevgini , olgunluğunu, bana yol gösterisini, dik duruşunu çok özlüyorum.














22 Nisan 2016 Cuma

Tanıdığım en güçlü kadın'a

Ruhumun kardeşi ,

Kederin benimde kederim, sevincin benimde sevincim , isyanın benimde isyanım , kabulün benimde kabulüm.
Dünyama giriyorsun , dünyana giriyorum ...

beni bırakıp gıtme bir yere gidersen unutursun dilerim böyle olmaz Bu havada gidilmez Güneşli günde gidilmez Aslında hiç gidilmez Son günüme kadar Kalp durana kadar Aşk mezara kadar 
(sakın haa gitme) beni unutma unutama inşallah unutursan kahrolurum dilerim öyle olmaz 
bu baharda gidilmez yağmurlarda gidilmez aslında hiç gidilmez son günüme kadar kalp durana kadar 
aşk mezara kadar (sakın haa gitme) 

Bu acilarının sonu gitmek değildir umarım, sakın gitme. Sensiz yaşıyamam.
Vücucunun sinyalleri böyle olmamalı korkutuyor beni.
Baksana yoldaşlığımıza sen mevlanasın olgunluğunu , tecrübeni , alıyorum ...
Ben ise Şemsim senin ezberlerini bozuyorum.

Gördüğüm en güçlü, en becerikli, en zeki, en etik değerleri olan , en bilen, en dobra , en anne, en iş bilen, en organizatör , en iş bitirici , en taşşaklı kadınsın. En sin...... Yani anahtar sensin aslında.
Koyver artık bırak gitsin...
Hatırlıyomusun bi gece mutfakta nasıl gülmüştük . Nasıl eğlenmiştik karnımıza ağrı girmişti.
Pijamalarımızlaydık, saçlarımızda çok tatlıydı ve kimse uyanmasın diye ağzımızıda tutuyorduk.
Bi gün en korktuğunu yaşatıcam sana , gri pijamalar giydiricem sana  ,makyajsız üstünde delik bi tshirt ile elinden tutup bütün beykentte dolaştıracagım.
Hüdai Hazretleri gibi tam tersi EN mükemmelin  EN zıddı olmalısın belkide.

Bana o kadar çok şey öğrettinki hayata dair, insanlara dair , ilişkilere dair, anneliğe dair,               erkeklere dair, sabıra dair, dine dair , kendime dair ...
Mike hiçbirşey göründüğü gibi değildir diyordunya acaba artık kendi göründüklerimizin altınımı görmeye başladık. Kendimizemi Mike olduk.

Gözyaşların kalbime aktı , Ne yaşadıysam ne sorduysam ne aklıma takıldı ise aynı yaşanmışlık sende benden önce vardı hep ve anlattın hiç sıkılmadan yorulmadan anlattın.
Bilerek ve tecrübenle yoluma ışık oldun. Aslında herkezin yoluna Işıksında bunu alabilen var alamayan var. Uğraşma artık yorma kendini...

Bizde yakalımmı bütün kitapları ... Dönelimmi Semaya ...
Sözcüklerin, kelimelerin, cümlelerin anlam kazandığı en güzel sohbetlerimsin.
En anlaşıldığım en anladığımsın.
Hayatımda beni en çok kendimle yüzleştiren yaralarımı en kanırtan kanırttığı yarayı en güzel öpensin.
Bide sen öptürsen indirsen artık bütün bariyerleri an acılı olduğun anda en uzakta durmasan.
Senin acında mağaran taşdan değil demirden oluyor. Aşılamıyor o mesafeler taki sen mağaraya çağırana kadar. Belkide bugün bunu öğreniyoruz , birlikte daha kolay olacagını. Ne dersin ?

Ah şişede lal .... Hepmi lolo... Niye erteliyoruz niye ?
Bırakalımmı artık yükleri , sorumlulukları , olmazsa olmazlarımızı , kaderimizde seninle hep bu yükler olmamalı , yedi seneyi devirdik, değiştirelimmi bir gecede olsa, kaçalımmı bu yaşımızdan, gidelimmi yirmi yaşımıza, bir kere içelimmi sabaha kadar, gülelimmi, dans edelimmi gönlümüzce...
Yorgun gönlümüze hediye verelimmi...

Hatırlıyomusun bir gece Büyükçekmece sahilde ayaklarımız suda  kumlarda bira içmiştik.
Ne güzel geceydi , sohbetin dibine vurmuştuk yıldızların altında.
Gitme, kendindende , bendende gitme....
Al o küçük kızı bende benimkini alayım tanıştıralım ve öylede oynasınlar.
Seni çok ama çok seviyorum güzel bacım.
























16 Nisan 2016 Cumartesi

yoruldum bu iki aşırı uçlu duygularımdan

  Ne oldu ?
 Hersey aynı , aynı hava, aynı koyun, aynı iş, aynı ben , aynı yol,ne oldu da dün sabah pembe kristal parçalarıyla uyanırken bu sabah zifiri karanlığa uyandım.
Neye basılıyor kalbimde , ne değişiyor , herşey aynı iken benim içimde ne değişiyor .
Çok yorgunum , kendimden yoruldum , şuanda evrenin kalbindeki tüm acıyı hissediyorum. Yanıyorum , ruhum , kalbim acı içinde. Dün niye evrenin bütün sevgisi kalbimde atıyordu.
 Kaçmak istiyorum kendi içimden , saklanmak istiyorum sadece , öldükten sonradamı bu iki ayrı ruh bana eşlik edecek , o zamandamı kurtulamayacagım.
Şuanda tek istediğim bu acıdan kaçmak için vucudum beynim uyuşsa keşke, yada uyumak ....
Belki o zaman diğeri devreye girer mutlu, heyecanlı, neşeli sevgi dolu ben.
Enerjim yok, fişim çekilmiş gibi, dün dünayı tersine çevirebilirdim bugün ise dünyaya ters bakıyorum.
Niye yok bunun çözümü , ben bu şekilde yaşamak zorundamıyım .
Defelarca ünzileyi dinliyorum , ünzileye üzülüyorum , ünzile için birşey yapamamanın acısını yaşıyorum.Ama neden ünzileyi dinliyorum bilmiyorum...
Biliyorum ki kollektif bilinçte bütün duygular toplanmış durumda , neye göre seçiyorum ve niye seçiyorum bir sevgiyi bir üzüntüyü.
Bir başkası için üzülmekdemi sevgi, diğer kadın için üzülüp birşey yapamamak sevgimi.
Ona iyi bak o kadının kim olduğunu şimdi farkettin , senin üzülmenin ona bir faydası oldumu yoksa sadece kendimi yaraladın. Şimdi anlıyormusun ünzileyi neden dinlediğini.
Dayaktan uslanalı hiç birşey sormuyor diyor, o dayak yerden sen ona acı çekerek ve üzülerekmi destek oluyordun. Ne kadar eziklik değilmi kadın olmak ....
Hala o acıyı çekmek bana ne kazandırıyor , ne hatırlatıyor bana ki tekrar geçmişe dönüyorum farkında olmadan.
Bu konuyu benmi çözecegim belkide öyle...
Kim bu içindekiler ....
Devamlı üzgün,söylenen, şikayetçi , acı çeken, mağdur olan, yanlız sevgisiz olan kim annem değilmi
Kim bu dünya umrunda olmayan , çok güçlü, keyine düşkün, eğlence düşkünü ,neşeli , öfkeli psikopat kim babam değilmi.
Bunu niye görmedin daha önce ? bu kimlikler bana ait değilki ?
Ortada ve kendimken ne yetersiz geldi de birde onların kimlerini aldın ?
Bu roller sana ait değil, sen sen sin bir tek sen var , ortadaki halin....
Geçti artık üstünden 35 sene geçti çek çıkart artık o çocuğu ikisinin arasından, izleme , bakma, acı çekme, al onu kendine kaçır.İzletme artık o görüntüleri.
Kimseyi kurtarmak zorunda değildi , bu suçluluğu al ondan.... Sev oksa , kendinin kendi olduğunu hatırlat.
Niye görmedin bunu daha önce .... Al bağrına bas o çocuğu kapat gözlerini...
Herkes kendi yaşam dersini yaşadı, herkes kendi özgür iradesiyle yaşadı ,
Alma hiçbirşeyi kendine, sen kendi yaşamından sorumlusun,
Allah istemese hiçbir yaprak kırıpdamazdı , Allah yaprakları ortaya döktü , dalları kırdı bide üstüne yaktı....
Şimdi ateşi söndürme zamanı , üstüne suyu döküyorum , herkes içinden kendi parçalarını alsın.
Ben kendi parçamdan sorumluyum...
Diğer halimle barıştım seninle Allahım bütün yaşadıklarım için şükrettim o gece ama şuanki ruh halimle barışamıyorum. Çok kırgınım sana.... Tek istediğim hesabını ve nedenini sormak sana...
Her bir anının hesabı....
Umarım iyi bir açıklaman vardır.... Yoksa o cennetide cehennemide birbirine katarım ödeşiriz.


















2 Nisan 2016 Cumartesi

Siyahım

Her yer siyah, göremiyorum uzaktan bir ışık gözümü alıyor, açamıyorum gözlerimi. Gidebilirim aydınlığa bunu biliyorum ama karanlıkta oturmak istiyorum en fazla bi mum yakarım. Yorgun değilim sadece bahar bi garip geldi. Eş zamanlı değildi yani. Bu gözler, bu dokunuş, bu koku ile aynı zamanda gelmedi. Senin gidişine denk geldi bu bahar. Seni sevmeme izin vermedin yasıma izin ver. Yas tutuyorum , beni sevmeyişinemi yoksa sevilmeyişimemi bilmiyorum. Aradasın bu okadar belliki, bir kalbe iki kişi sığmazdı zaten ama ben yara bandı değilim yaranı sarman bitince çıkartıp atacagın. Ben ne istedim ki, bi sen , bi ben , biz olalım istedim o kadar. Dünyamda ol, dünyam sen ol istedim. Keşke bu kadar oynamasaydın ...... Gerek yoktu. Mış gibi yapmasaydın o zaman bu kadar kırılmazdım. Bu kadar hırçınlaşmazdım. Bu yas, bu acı geçecek bunu kendi içimde , kendi içimdeki seninle atlatacagım. Kan kaybından ölecegim son dakika ancak bir yara bandı alırım , bende onu kanatırım , o bir başkasını ve bu devran böyle döner gider. Yaslarımdan sonra bazı şeyleri yapamam ben , bundan sonra çay içemeyecegim , fraigle dinleyemecegim , en kötüsüde ne biliyormusun ciğer yiyemeyecegim. Odayı ateşe versem çabuk geçermi , altı yıl sonra çok hazırlıksız yakalandım , benim kendimi ateşe vermem lazım. Siyah , alev kırmızısına dönerse belki ordanda yeşile döner. Bu karanlık senin şerefin , senin vicdanın olsun......