Gercek bir abim olsun isterdim…
Benim abim çok yakışıklı , çok cesur , çok zeki , çok şevkatli, çok güçlü olurdu. Tam bir erkek olurdu…
Herşeyi bilirdi, ava giderdi, çok iyi silah kullanırdı, çok güzel dans ederdi, paraşütle atlardı, teknolojiden çok iyi anlardı, harika zeybek oynardı, çok başarılı olurdu, çok sevgi dolu olurdu, ensturman çalardı , çok iyi basketbol oynardı, bir tane köpeği olurdu ismi Paşa, benden 5 yaş büyük olurdu, harika müzikler dinlerdi, çok heyecanlı olurdu, koç burcu olurdu, Odtü mezunu olurdu, ve kesin Galatarsaylı olurdu.
Beni çok severdi ve bende ona hayran olurdum.
Ben okulda disiplin cezası aldığım zamanlarda, annemden korkuma, velim olarak bakkalla anlaşma yapmak yerine abim velim olur ve imzayı atardı.
Bana ders çalıştırırdı, anlamadığım konuları sabırla anlatırdı bana. Matematiği bana kesin sevdirirdi.
Küçükken ben okulda kavga ettiğimde, hepsinin abileri çıkış kapısına geldiğinde bana hesap sormak için, benim abimde yanımda olurdu, bende o zaman korkuyor olmama rağmen korkmuyor numarası yapmazdım.
Sokakta birlikte oynardık ve ben her şeyi ondan öğrenirdim, takip ederdim onu.
Birlikte uyurduk, bana uyumadan önce masal okurdu , sabahları birlikte en sevdiğim jimnastiği yapardık, sonrada çizgi film izlerdik.
Benim saçlarımı hiç acıtmadan şevkatle tarardı.
Ben küçükken filmden etkilenip kendimi iple astığımda, yada şemsiyeyle balkondan uçma denemesi yaptığımda yada köyde ekmek teknesiyle yamaçtan kendimi saldığım ve kayıp yaralandığım zamanlarda yanımda olurdu , kızmadan bana ; yapma canım derdi.
Ben köydeyken yanımda olsaydı, yılandan hiç korkmazdım.
Ben aile içi şiddeti gözlerimi kocaman açmış korkuyla izlerken, beni başka odaya götürür oyalardı vede kulaklarımı tıkardı.
Beni çok severdi ve bende ona hayran olurdum.
Biz üç kişilik bir aile olarak kaldığımızda dört kişi kalırdık, bayrağı o teslim alırdı.
Lider o olurdu ve bütün sorumluluğu alırdı, korurdu, kollardı , ilerlerdi ve bana yol gösterir ve yol açardı.
Ben bir karar almadan önce hep ona danışırdım çünkü o her şeyi bilirdi.
Ben sinemaya gittiğimde, karanlık olduğunda abim beni çıkışta almaya gelirdi.
Çok güçlü bir abim olduğunu bildikleri için sokakta beni kimse rahatsız edemezdi.
Benim abim mükemmel olurdu, beni çok severdi ve ben ona hep hayran olurdum.
Arkadaşları olurdu, birlikte maça giderdik, ben bara ilk onunla giderdim, ilk içkimi onunla içmiş olurdum, ilk bilardoyu bana o öğretirdi, ilk tiyatroya onunla giderdik, ilk namazı ondan öğrenirdim,ilk siyaseti ondan öğrenirdim, bana her şeyi o öğretirdi , benim abim her şeyi bilirdi.
Benim kız arkadaşlarım da, benim abime hayranlıkla bakardı.
Yalnız gitmek yerine, yazılmak istediğim kurslara beni o götürürdü yazdırmaya.
Abim olsaydı ben kız olduğumu hep biliyor olurdum, erkek gibi olmak bana iyi bir şey gibi gözükmezdi.
Benim abim bana cinselliği , kadını ve erkeği anlatırdı.
Erkek arkadaşım olduğunda ilk onunla tanıştırırdım, önce o bakardı erkek gözüyle, erkek erkeğe konuşurdu onunla ve bana tavsiyesini söylerdi, ben onun sözünü dinlerdim ve hiç üzülmezdim.
Abim olsaydı , istemediğim bir şirkette 6 yıl çalışmak zorunda kalmazdım.
Ben hiç ama hiç depresyon geçirmezdim, ruhum ezilmezdi o kapanda.
Abimin benden daha büyük bir şirketi olurdu, ben önce onu izler, herseyi öğrenir sonra kendi işimi açardım.
Abimin bir Porsche cayenni olurdu, ben arada bi tur alırdım.
Beni çok severdi ve ben ona hayran olurdum.
Hep önümden ilerlerdi, ben onu izler sonra adım atardım. Kararlarımı almadan önce danışırdım çünkü benim abim her şeyi bilirdi.
Ben su an aklımın bir ucunda Güney Afrika varken, fakat Ticari Irakı feth etme projesi yaparken, abim dünyayı feth etmiş olurdu ve ben izlerdim, benim abim her şeyi yapardı.
Hergün beni arardı ; nasılsın , neler yapıyorsun , aklına takılan bir konu varmı, bir şeye ihtiyacın varmı diye sorardı.
Her akşam sevdiğimiz müzik eşliğinde akşam yemeği yerken günün kritiğini yapardık ve ben onu dinlerdim.
Ben ilk enerji uyulmamamı ve koçluğumu ondan alırdım, ruhsal yolcuğumda da bana o önder olurdu, çükü benim abim her şeyi bilirdi.
Abim benim kedilerimi çok severdi., üçümüzüde yan yana yatırır gıdıklardı.
Abim , benim doğum günlerimde, iyiki sen dünyaya bana eşlik etmek için geldin diye sabah yastığıma not bırakırdı.
Beni çok severdi ve ben ona hayran olurdum.
Abim olsun isterdim, çünkü yaş farkı aramızda az olduğu için, ebebeynler gibi kesin hükümlü olmak yerine anlıyarak, bilerek yaklaşımda bulunurdu.
Benim abim harika bir erkek olurdu, dünyayı birçok ülkeyi görmüş olurdu ve ben onu izlerdim.
Benim abim çok yakışıklı olurdu, Kenan imirzalıoğluna benzerdi tipi.
Sanırım şu anda evli olurdu , nasıl evlenildiğini öğrenirdim, harika bir eşi olurdu , harika anlaşırlardı, dünyanın en mutlu çifti olurlardı ve ben onları izler, öğrenir sonra adım atardım.
Hatta şu anda hala olmuş olurdum ve bir bebeğin nasıl büyüdüğünü, neler yapmak gerektiğini izler, öğrenir sonra adım atardım.
Benim abim çok keyifli bir adam olurdu, sohbeti muhabbeti dolu dolu olurdu. Benim abim gülmeyide ağlamayıda bilirdi.
Benim abim beni çok severdi ve ben ona hayran olup saygıyla eğilirdim.
Benim çok abim oldu, saydıklarımdan bazılarını yaşayabildiğim, ama hepsini bir arada barındıran gerçek , öz, canımdan, kanımdan bir abim olmadı.
Bugünden arta kalan, hayatımın karelerindeki ,son kalan değiştirme isteğimi de burada bırakıyorum,Sonsuzluğun içinde farkında olmak ve yaşamak, neyi ne için yaptığını bilmek, kime hangi rolleri yapıştırdığını ve hangi rolleri üstlendiğini açıkça görebilmek öyle güzelki. Bütün rollerden sıyrılmak bir kuş gibi olmak, herkeze sadece sevgiyle bakmak,
Özgürce ilerlemek o kadar güzelki, huzurlu olmak ve mutlu olmak, her andan neşe ve haz almak o kadar güzelki ve en önemlisi her şeyi kendin başarmış olmak öyle onur vericiki. Ayakta alkışlıyorum…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder